ŞİRİN'İME;

20.03.20
Dün tam 3 yıl oldu.O gün aklıma geldikçe çok kötü oluyorum.Ve bu yüzden hiç aklıma getirmiyorum.Ama tam bu yıl dönümlerinde-ki böyle bişeye yıl dönümü demek çok kötü neyse-aklıma geliyor.Her defasında keşke şuan yaşıyor olsaydın diye düşünüyorum. Ama özür dilerim bu yıl öyle düşünmedim. Hatta yaşamadığın için memnundum. Kötü mü düşünüyorum? Sadece duygularımdan daha çok mantığımla düşünmeye çalışıyorum. Ve eğer ki yaşıyor olsaydın, şuan seni koruyabilir miydim, bilmiyorum. Bir virüsten, depremden yada onun gibi kötü birşey yüzünden ölmektense böyle olması daha iyi olduğunu düşündüm. Daha az çekerek, ve ben de daha az vicdan azabı çekerek. Ki gerçekte senin ne kadar acı çektiğini dahi bilmiyorum. Ama kendimi düşünecek olursam, seni bir virüsten koruyamaz ve sana bulaştırmış olsaydım kendimi ömrüm boyunca affedemezdim. Dünyada böyle kötü günler görmediğin için, bir depremin altında kalmadığın için mutluyum. Ve dünya dışında beni konuşacak olursak, beni böyle görmediğin için de mutluyum. Aklında güçlü bir Çağla olduğum için mutluyum. Biliyorum ki senin benim olmamı beklediğin kişi, benim de olmak istediğim kişi değilim şuan.Benim zor zamanlarımı görmediğin için mutluyum.Seninle hep mutlu olduğumuz için, güzel anılar biriktirdiğimiz için, bana o güzel sesinle ismimi seslendiğin için mutluyum. Önceden bu güzel anılar canımı acıtıyordu.Bir daha yaşanamayacak, geçmişte kaldığı için. Şimdi o kadar mutluyum ki Şirin, bana güzel anılar verdiğin için. Senin masumluğun beni masumlaştırdığı için. Sana bakabilmek için beni sorumluluk sahibi yaptığın için.Bana yazı yazmamda ilham kaynağım olduğun için. Benim yalnızlığımı dindirdiğin için. Artık sen olmasan dahi kendimi yalnız hissetmeme gerek kalmıyor.Aslında bana hiç yalnız olmadığımı öğrettin. Sevdiklerimin kıymetini yaşarken bilmem gerektiğini öğrettin.Ve genç yaşımda beni ergenliğimden kurtardın. Evet çok üzüldüm,çok acı çektirdi seni kaybetmek. Ama bana güçlü olmayı da öğretti.Kendime yetebilmeyi, hiç kimseye hiçbir şeye bağlanmamam gerektiğini, dünyanın geçici olduğunu öğretti.Artık bir daha hiç mutlu olmam, gülmem sanıyordum. Ve mutlu olduğum zamanlarda aklıma sen gelince pişmanlık duyuyordum mutlu olduğum için. Ama bu çok yanlış bir düşünceymiş. Evet üzülürsün ama elbet bu geçer. Ve hayatına devam etmen gerekir.Yaşadığın her an için, her nefes için şükretmen, olabildiğince mutlu bir hayat sürmen gerekiyor. Artık bunun farkındayım Şirin. Çok geç oldu bunu farketmem. Özür dilerim güçlü bir ablan olarak kalamadım.Yaşamaktan nefret ettiğim, ölmeyi istediğim anlar için özür dilerim.Kolaya kaçtığım, pes ettiğim, kendimi aciz hissettiğim anlar için özür dilerim. Ben gidenlerin kalanları hala izlemeye devam ettiğine inanmam. Ama eğer ki beni izlediysen seni çok utandırmışımdır ve bana kızmışsındır. Buna artık dikkat edeceğim Şirin. Hatalar yapmayacağım demiyorum, malesef yaparım. Ama dikkat edeceğim. Umarım seni her anışım ruhunu rahatsız etmiyordur.Ki merak etme. Artık seni özgür bırakıyorum. Orda çok mutlu ol.Ben de burda ailemle beraber mutlu olacağım. Seni çok seviyorum!

-ABLAN
Vildan Çağla Köstem

Yorumlar

Adsız dedi ki…
Her 19 martta ve 2 temmuzda yeni yazın var mı diye kontrol ediyorum belki bu yıl geri dönersin diye ümit ediyorum eski bir dostun olarak tekrar dönmeni isterim eminim ki şirin yaşasaydı o da senin vazgeçmeni istemezdi